14 Temmuz 2008 Pazartesi

Keep of Kalessin - Kolossus (2008)

"Black Metal Başyapıtı"

2006 yılının en iyi black metal albümlerinden bir tanesi olan Armada'dan sonra Norveçli grup Keep of Kalessin'den beklentilerim çok değişmişti. Grubu biraz tanıyanlar Armada öncesi ile Armada arasındaki farkı çok rahat gözlemleyebilmişlerdir. Sanırım bu büyük değişimi tek fark eden dinleyiciler olmamış, zira grup 2007 yılının sonlarına doğru Avrupa metal müzik piyasasının major firmalarından bir tanesi olan Nuclear Blast ile anlaşma imzaladı ve grup için yükseliş devri başladı.

Ve sonrasında günler günleri, aylar ayları kovaladı ve Kolossus müzik arşivlerimizdeki yerini aldı.

Armada sonrasında Armada tadında bir albüm bekliyordum, bunu kabul ederim. İyi bir albüm olacağından şüphem yoktu, çok seveceğimi biliyordum. Hatta Kolossus için heyecanlıydım ama inanın bana bu kadarını beklemiyordum.

Biri intro olmak üzere dokuz şarkıdan oluşan Kolossus albümü üzerinde taşıdığı epik hava ile takip ettiğim tüm metal yayınlarında epic black metal albümü olarak tanımlanmış. Kısmen katılabilirim bu tanıma, zira albümün başından sonuna kadar anlatılışına şahit olduğumuz bir hikaye var. Vokal dinamiği, vokal dinamiğinin gitar rifleri ile uyumu albümü bir solukta dinlenen bir serüven haline getiriyor ve bu akıcı -heyecanlı- ruh hali dinleyicide büyülü bir dünyaya konuk olma hissi uyandırıyor. Fakat bana sorarsanız Keep of Kalessin avant - garde black metal icra ediyor.

Avant - garde tanım olarak, kabaca kalıp dışı anlamına geliyor. Keep of Kalessin benim bildiğim black metal öğelerini, bilmediğim çalgılar ya da örneklemeler ile zenginleştirmek yerine, kalıpların içinde kalarak onları genişletmeyi, hatta bilakis sınırlarını belirsiz hale getirmeyi tercih ediyor. Bu sayede gayet yenilikçi bir müzik yapmalarına rağmen muhafazakar dinleyicilerinde kalbini kırmamayı başarıyor.

Vokal partisyonlarından, gitar riflerine kadar müziğin her bileşeninde hissedilen özen ve dengeli deneysellik Kolossus'un en önemli özelliği. Yer yer kirli melodikliği ile dinleyici şaşırtan vokal performanslarının düz çığlık ve brutal vokaller ile uyumu muazzam bir bütünlük teşkil ediyor. Benzer bir bütünlük, klasik black metal riflerinin (ve davullarının), yer yer aksaklaşan death - thrash rifleri (ve davulları) ile yer değiştirdiği yerlerde de göze çarpıyor.

Fakat Kolossus'u başyapıt yapan şey kalıpları içeriden yıkan özgünlüğü ve kale kadar sağlam bütünlüğünün yanı sıra, bu özelliklerinin arkasındaki özen olduğunu düşünüyorum. Albümü dinlerken en çok hissettiğim şeylerden bir tanesi bu adamların bu müziği yaparken, inşa ederken, üretirken bunu ne kadar severek ve özenerek yaptıkları oldu. Against the Gods'un son iki dakikası, Ascendant ve Warmonger'ın nakaratlardaki vokal performansları ve tartışmasız bir başyapıt olan The Rising Sign'ın ortasındaki akustik pasajı grubun bu albümü ne kadar çok sevdiğini düşünmemi sağlayan öğelerden sadece bir kaçı (bu verdiğim örnekleri albümü dinledikçe kendi favori şarkılarınız ile verebilir hale geleceğinizden eminim).

Başından sonuna kadar bütünlük hissini bir an olsun kaybetmediğiniz, dinlerken sürekli doyum hali yaşamanızı sağlayan, yer yer teknik özellikleri ile ilginizi canlı tutan, muazzam düzenlenmiş akustik pasajları ile tansiyonunuzu yükselten, vokal performansı ile çığlık vokalin sanat olduğunu ispatlayan ve belki de en önemlisi müziği dinlerken yürüyüş hızınızı değiştiren, duruşunuzu dikleştiren büyüleyici bir albüm Kolossus.

Çoğu zaman dinlediğim albümlerin kendi müzik zevkime has, çevreme çok da tavsiye edebileceğim albümler olmadığını düşünürüm (diktatörlerimiz haricinde demem daha doğru olur sanırım), fakat Keep of Kalessin'ın baş yapıt olarak gördüğüm albümü Kolossus'u sadece metal değil, müzik dinleyen herkese özenle dinlemelerini tavsiye ederim. Ya bu müziğin içinde kaybolacaksınız ya da en kötü ihtimalle size göre olmayan ama takdir etmekten kendinizi alamadığınız bir müzik dinlemiş olacaksınız.

1 yorum:

rancorous dedi ki...

Albüm komple süper olmakla beraber bir şarkı için yorum yapayım:
The Rising Sun gibi şarkı dünyaya az gelir..Bir şarkıdan beklenebilecek herşey var.. Mükemmel melodi uyumu ve duygusallığın had safhada olduğu parçanın ortasındaki pasaj.. Dört dörtlük bir parça.. Dinlemediyseniz çok şey kaçırıyorsunuz bence.. Sırf bu şarkı için bile albümü satın almak farzdır kanımca.. Saffah çım eline sağlık çok bilgilendirici ve gaza getirici bir kritik olmuş..