10 Haziran 2008 Salı

Dissection - Reinkaos


Öncelikle şunu belirterek yazıma başlamak istiyorum. Ben düzenli bir Dissection dinleyicisi değilim ve grubu şu ana kadar pure blak metal sandığımdan hiç elimi sürmedim (keza ses bazında elitist davranırım
çoğu zaman). Ancak The End Records 'un sayfasında albümün çıkışını duyduğumda ve gitar/vokal Jon Nödtveidt'in
intiharını'da görünce Kurt Cobain'in intiharından sonra "nırvanacıyım 6 yaşımdan beri" demeden bu albümü dinlemek
istedim.

İlk adımda şunu belirtmekte fayda var. Bu albüm Pure Black Metal değil. Bu albüm bence Black Metal de değil konsept dışında. Bu albümün soundunu neye mi yakın tutarım ? Bu albüm benim gözümde daha karanlık daha isveç bir The Sound of Perseverance tipi bir albüm. Şimdi bu grubun Death le aynı tipte müzik yaptığını iddia etmiyorum, ancak belli bir tarzın yaratıcısı ve öncü bir grup olduğunu bu albümden görebiliyorum. Black Metal 'in "Death" i diyorum çünkü ne Death, Death Metal (benim gözümde) ne de Dissection "Black Metal" benim gözümde. Bir Tarz yarattıklarını da iddia etmiyorum ama gerçekten taban oluşturan referans alınacak bir soundları var.

Reinkaos, Black Syndicate Studios da kaydedilmiş. Stüdyo hakkında fazla birşey bulamama karşın orada yapan başka bir grubu buldum. O da kimi Dissection konserlerinde yardımcı grup olarak çıkan: Deathstars. Sound hakkında bir fikriniz olabilir. Kayıtlar gayet temiz herşey temiz duyuluyor. Grubun son dönem çalan elemanı olmayan Bas Gitar bile. Bir kere bu benim gözümde önemli bir artı oldu vızır vızır standart Black Metal, yada reverb delisi olmuş yine cıngır cıngır abyss soundunu duymaktansa. Burada ki tonlamalar en tuttuğum stüdyolardan biri olan Fredmann'a daha çok benziyor.

Albümü kendi şirketleri olan (ve şu anda ne olacağı tam belli olmayan) Black Horizon Music ve amerika da ki kardeş şirketleri The End Records sayesinde dağıtıp satıyorlar.

Albümün hazırlık aşaması bir nevi 11 sene dışarıda ve 11 ay stüdyoda sürmüş. Dışarda dememe bakmayan gitar/vokal Jon Nödtveidt 8 sene hapishanede geçirdi ve grubu ancak 2004 de bir araya getirebildi. Albümün çıkış tarihi 30 nisan yani kuzey avrupalıların kutladığı şekli ile Walpursgisnacht. Walpurgisnacht, inanışa göre Walpurgis cadılarının efendileri şeytanla buluştukları ve dans ettikleri, kış aylarının son gecesi. Bundan sonra ışığın efendilerine bırakmaları ve bütün karları eritmeleri gerekiyormuş. Bu açıkcası Avrupa'nın geleneksel inandığı birşey bizim nazar boncuğumuz gibi tam anlamıyla dini bir içeriği yok.

Albümün konseptine gelirsek biraz da Jon Nödtveidt'in inanışı olan "Mysanthropic Luciferian Order" a değinmek gerekiyor. Bu inanışın diğer satanist ve benzeri inanışlardan biraz farklı çünkü bu "din" kaos a yani evrenin temel haline geri dönmesi gerekliliğine inanıyor. Grubun lakabı Anti-Cosmic Metal of Death ve albümün adı Reinkaos'da ordan gelmektedir. Nodtveidt albümün sözlerinde hiç çekinmeden bu konulardan, inanışının tanrılarından olası gelecekten vs. gayet rahat bahsetmektedir.

Konsepti inceledikten sonra müziğe gelirsek. Albüm gerçekten çok melodik ve şaşılacak derecede duygu yüklü. Kimi yerlerde Carcass tadı yakalanan albümde eski tip Black Metal gruplarından da ufak ufak şeyler yakalayacağınızdan eminim. Eğer bu albüm bu sene değilde 90 ların başında çıksaydı herhalde melodic Death Metal'in temel taşı olurdu keza 80 lerden nasibini almış Heavy Metal gruplarını taklit etmektense yaptıkları Death Metal tarzına melodiyi ve klasik gitar elemanlarını entegre etmeyi uygun görmüşler. Bu açıdan bakıldığında çok şahsiyetli ve kaliteli bir albüm müzikalite bazında. Şarkı yapıları zamanının Death Metal ve Thrash Metal düzenlemelerine uygun bir şekilde yapılmış. Bir anda değişen deneysel ritmler yada akustik geçişlere toslayamazsınız. Onun yerine albüm gayet güzel bir şekilde düzenli olarak etrafınızdan akıp gidiyor. Soloların ve rimlerin melodisi altında gayet tabiri caizse thrashy ritmler ve Emperor vari bir vokal vaaz verirmişcesine coşkuyu eksik etmiyor. Groove vari hiçbirşeyin bulunmaması da müziğin ciddiyetine ve şahsiyetine katkıda bulunuyor. Karşılaştırmak gerekirse Slayer'ın son bir kaç albümünde satanist satanist bıt bıt edip üstüne Body Count ritmleri yazmasından çok daha samimi. Slayer'ın God Hates us All hakkında ki savunmasını dinlemektense fikir bazında ne kadar bana gereksiz gelsede on kere bu albümden God of Forbidden Light şarkısını dinlerim ve en azından 2 gram samimiyet görürüm. Sanırsam Amerikan metali ile kuzey avrupa metali arasında ki en bariz farklardan biri de bu.

Albümün 3. şarkısı Starless Aeon'un da bir klibi mevcut ve gayet güzel
çekilmiş, sadece grubu ve çalışlarını öne çıkartan bir klip. mp3.com da da ilk 3'e girmiş ilk yayınlandığı dönem.

Sonuca gelirsek. Bu albümü sadece extrem metal severlere değil daha çok Death ve Melodik Death Metal dinleyicilerine, Thrash Metal dinleyicilerine ve vokal konusunda açık fikirli her türlü Metal dinleyicilerine tavsiye ederim. Karanlık bir altyapıya sahip olmasına rağmen gayet melodik, tabiri caizse gaz ve karakter sahibi bir albüm. Çok takdir ettim. Bu grubun daha çok albüm çıkarmayacağına da üzüldüm doğrusu.

Reinkaos (Mayıs 2006)
The End Records
Set Teitan: Gitar & Geri Vokal Tomas Asklund: Davul Jon Nödtveidt: Vokal & Gitar

1. Nexion 218
2. Beyond the horizion
3. Starless Aeon
4. Black dragon
5. Dark mother divine
6. Xeper-I-set
7. Chaosophia
8. God of forbidden light
9. Reinkaos
10. Internal Fire
11. Maha Kali

Hiç yorum yok: