3 Haziran 2008 Salı

Immortal - Sons of Northern Darkness (2002)

Adı gibi ölümsüz olduğunu düşündüğümüz efsanevi black metal grubu Immortal hakkında yanılmışız. Ölümsüz değillermiş, fakat ölümü kendi elleri ile seçebilecek kadar cesurlarmış. Evet Sons of Northern Darkness Norveçli black metal efsanesi Immortal'ın son albümü.

Albüm hakkında yazmaya başlamadan önce grubun son dönemde nasıl bir müzikal rota takip ettiğini biraz irdelersek, Sons Of Northern Darkness albümünü incelememiz daha da kolay olacaktır. Bilindiği gibi grup Demonaz ve Abbath lakaplı iki müzisyenin ürünü idi. Abbath bas gitar ve vokal görevini üstlenirken Demonaz da gitarlardan sorumlu idi. Taki Demonaz bir gün bileğini sakatlayıp gitar çalamaz hale gelene kadar. At The Heart Of Winter albümünün arifesinde yaşanan bu durum Demonaz'ın grubu tamamen abbath'a devretmesine vesile olmuştur. Tüm bestelerin Abbath'a ait olduğu At The Heart Of Winter ile de Immortal için yep yeni bir dönem başlamıştır.

Sons Of Northern Darkness, At The Heart Of Winter miladından sonra çıkan üçüncü albüm ve grubun bu dönem içerisinde çıkardığı bütün albümler gibi Peter Tagtgren taranıdan prodükte edilmiş ve Abbys stüdyolarında kaydedilmiş.

Albümün sesi hakkında söylenecek hiç bir şey yok. Son dönemin tüm abbys kayıtlarında olduğu gibi temiz ve tüm zamanların abyys kayıtlarında olduğu gibi oldukça güçlü bir ses söz konusu. Gitar tonları ve davul tonları gayet güzel. Özellikle akustik gitar tonlamaları çok başarılı (abbys den de beklediğimiz gibi).

Sons Of Northern Darkness'ın şarkılarını incelersek gayet güçlü bir açılış parçası olan One By One ilk göze çarpan şarkı oluyor. Bilindiği üzere Immortal üst satırlarda bahsi geçen miladdan sonra prue black müziğinden daha farklı bir çizgide yol almaya başladı. Black metal ile trash ve death metal etkilerinide soktu. Hatta immortal 1990 ların sonlarında tüm black metal gruplarında gözlenen trash-death etkisini ilk başlatan gruptur bu anlamda. One By One ise grubun tüm kariyerinde en yoğun trash death etkisi hissedilen parçadır. Bu şekilde incelediğimiz zaman tüm albümün benzer bir yapıda olduğu söylenebilir. Belki biraz daha haddimizi bilmeyip, değişken gitar ve davul ritimlerini biraz daha gözümüzün önüne getirirsek Immortal için son üç albümde müziklerini progresive hale getirdiler bile denilebilir.

Açıkcası Sons Of Northern Darkness için söylenebilecek en önemli şeylerden biriside bu aslında. Immortal black metali, veda albümleri ile trash death etkisini bir adım daha ileriye taşıyarak, daha prograsive bir hale getirdi.

Albümdeki tüm şarkılara göz attığımızda iki şarkı diğerlerinden daha farklı yapıları ile dikkat çekiyor; Tyrants ve Beyond The North Waves. Tyrants için Immortal tarihinin ilk ve tek ballad şarkısı diyebiliriz. Üstelik gayette black metal bir ballad (bu iki şarkı ayrıca albümdeki en saf black metal şarkıları). Albümün kapanış şarkısı Beyond The North Waves ise Immortal'dan beklenmedik bir şekilde oldukça epik bir şarkı. Buram buram viking kokan bu şarkıyı Borknagar'dan dinleseydim belki hiç şaşırmazdım (aslında şaşırırdım, bu şarkı Borknagar için yeteri kadar melodik sayılmaz). Tabii bu Beyond The NOrth Waves'i kötü bir şarkı yapmıyor. Bilakis bu şarkı Tyrants ile birlikte albüm deki en güzel iki şarkıdan birisi.

Immortal norveç black metali denilince akla gelen ilk ve en saygın isimlerden biri (bir birinden kötü ve komik kliplerine rağmen). Sons Of Northern Darkness ise black metal için bir çok şey yapmış bu güzide grup için oldukça iyi ve anlamlı bir veda albümü. Muhakkak arşivinizde bulunması gereken bir çalışma.

Hiç yorum yok: